Yaşı
küçük,boyu küçük,ama şeytani zekası,alaycı bakışları ve taktığı lakaplarla sınıfın
en renkli simasıdır Özer.Şerrinden korkmayan var mı hala?Okulun yüzde kırkının
lakap babasıdır.(Alt-üst sınıflar,hocalar dahil.)Dövsen dövülmez,sövsen sövülmez;
bu küçük Arnavut,sınıfın tatlı bir belasıdır vesselam.Dudaklarını kısıp,alaycı
gülümsemesi yüzünde belirince,anlayın ki felaket kapınızda.Ya işletecek,ya makaraya
alacak,muhakkak kızdıracak.İki kişiyi değil,iki kısmı dalaştırmıştır Özer.Taşkafa
ve Keçi'nin onu korumak,kollamak için göbekleri çatlamış,ama o fırsatını bulup,onları
da kafaya alıp kızdırmıştır. Sporcu olmadığı
halde top oynamış,işin doğrusu karşı takımıoynatmamış,kendi takım arkadaşlarına
da hep bağırmış,tenkid etmiştir.Özer o kadar kıvrak zekalıdır ki,genelde çalışmamasına
karşın,sınıfta hep istediği yerde olmuştur.Dersi derste öğrenmiş,bu arada süper
kopya çekmiş,hiç yakalanmamıştır. Adam
kullanmayı genelde çok iyi becermiş,her işi bir başkasına yaptırmıştır.Günde bin
kez telefonla konuşur.Ali'yi,Veli'yi,Hasan'ı,Hüseyin'e havale ederek işi bitirir.Hele
bir dediği olmasın,kıyameti koparır,yedi düvele anlatır,adamı rezil eder.Ahizeyi
kaldırdığında Erdek'ten zeytini,Çanakkale'den yoğurdunu getirtir.Hele bir gelmesin!... Hepimizin
yakından tanıyıp sevdiğimiz,iki çocuğunun sevgili annesi,eşi Müyesser'i kaybeden
Özer'in hayatında,büyük boşluk olmuştur. Küçük
oğlunun baba mesleğine başlaması sevincini yaşayan kardeşimize sağlık ve huzur
dileriz. Edebiyatı
Sevenler Derneği
|