İstanbul'un
unutulmaya yüz tutmuş eski semtlerinden olan Yavuz Selim'de,kocaman ağaçlar arasındaki
ahşap bir evde başlayan çocukluk. Gelenbevi
Ortaokulu ve bu dönemde "Fener Yılmaz" futbol takımı kaleciliği.Hayalde
sporcu olmak var,bir yanda da deniz tutkusu.Her maçın sonunda toz-toprak ve çamur
içinde eve dönüş. "Futboldan hayır
yok,adam ol" nidaları arasında sıcaklığı fazla kaçan banyolar!Sevgili Ömer
bu yüzden çekmiş olsa gerek,sonunda boyuna değil enine gelişen ihtişamlı (!) bir
vücut... 1957 yılında Deniz Lisesi'ne
giriş,Deniz Harp Okulu ve çarktan çıkma,çakı gibi bir deniz subayı olarak Donanmaya
katılış. Okul yıllarında rock 'n roll
merakı,çevrede hayran bakan gözler.Müziğin ritmi ile bir sağa,bir sola,derken
bacak arası...Bir telaş,bir koşuşturma onu bulabilirsen bul. Sağlam
bir yapı ve kocaman bir yürek ve Donanmada nice başarılı yıllar. Yılların
yorgunluğundan olmalı,hepimizi üzüntülere boğan Hindistan yolculuğu ve orada başarılı
böbrek nakli ameliyatından "Tanrıya binlerce şükür" sağlıklı dönüş... İki
kız çocuğu babası olan sevgili arkadaşımıza bundan sonraki yaşamında sağlık ve
mutluluklar diliyoruz. Sandalye
taşıma olmayınca Ne kadar huzurlu film seyrediyor insan
|