Boyundan,
posundan olsa gerek , Fahri’yi sınıftaki adaşından ayırmak için “Yalovalı Fahri”
olarak tanımlamışız. İşin aslı bu güne dek, Yalova’da (İl olduktan sonrasını bilmiyoruz)
sokaktaki adama bile sorulsa, Fahri ve ailesini tanımayana rastlanmazdı. Munis
yapısına uymasa da, öğrencilik yıllarında güreş sporu ile yoğrulmuş ve kilosunda
bileği bükülmez olmuştur. Aynı zamanda sınıfın ve okulun önde gelen pokercisi
olan Fahri yüzünden çok kişi aybaşı beklemiştir. Kısa süren subaylık döneminden
sonra, 1965 yılında o dönemki modaya uyarak, emekliye ayrılan arkadaşımız kısa
bir süre Karamürseldeki A.B.D. üssünde çalışmıştır. Bilahare Dz.Nakliyat A.Ş.’nin
gemilerinde makine zabiti olarak görev yapmış,. Dünya dillerini öğrenmek amacıyla,
yabancı bandıralı gemilerde 20 yıla yakın süre baş makinist olarak çalışmıştır.
İşte bu yüzden de bizleri tamamen unutmuştur. Sessiz, sakin ve uyumlu bir mizaca
sahip olan kardeşimizin halen Yalovada ikamet etmekte olduğu ara sıra denizde
çalışmayı (9 aylık sürelerle) sürdürdüğü haberlerini almaktayız. Talebelik döneminden
olsa gerek yolu hep Yalova istikametine olduğundan ve Yalova Kaymakamlıktan, Valiliğe
geçtiğinden “Hepten gözükmez oldun be Fahri”. Denizlerin sakin, bahçende elmaların
bol, sulu yaşamın mutlu olsun, Allahın selameti üstünden eksik olmasın sevgili
kardeşimiz. Nihat'ın
arkasındaki FAYİ'mi
|