DOSTLAR SINIFI
 ÖnsÖz
 Unutmayalım-Unutulmayalım
 Büyüklerimiz
 Komutanlarımız
 Öğretmenlerimiz
 Derslerimiz-Çizelgelerimiz
 Savarona Seyahati
 Subaylık Fotoğrafları
 Aramızdan Ayrılanlar
 Törenlerimiz
 Okul Günlerinden Bir Demet
 Şükran Gecemiz
 Anılarımız
 Mutlu Günlerimiz
 Sonsöz

 

ANILAR SAYFASI

 


KISSA'DAN HİSSE

Yıl 1962,Heybeliada,Harp III Gemicilik laboratuvarının söküldüğü yer.

Yeni subay çıkışımız,hepimiz sanki yüksek rütbeli subayız.Her ne kadar zorunlu mütalaalar sürüyor ve biz buna isyan ediyor olsak da,öğrencilik bitmiş gibi.

Komutanlık binasının 50-60 metre uzağında,toplu haldeyiz ve şakalaşıyoruz.Gürkan'ın yüzü o tarafa dönük olduğu için,Alay Komutanı Yb.Samim Çağatay'ın yan kapıdan çıkıp bize doğru baktığını görüyor ve "Arkadaşlar Alay komutanı bakıyor,selam verelim" diyor.Grup bu uyarıyı dikkate almıyor ve Gürkan'ın da dediği gibi,"bittabi" selam verilmiyor,Samim Çağatay kapıda kayboluyor.

Az sonra nöbetçi amiri veya subayı,bize doğru hışım gibi geliyor ve ön bahçede,tam komutanlık binasının kapısı karşısında tabura geçmemizi söylüyor.Alay komutanı bizimle konuşacakmış."Neee,biz mi tabura geçeceğiz?Biz subayız" falan diyorsak da kimseye dinletemeyip tabura geçiyoruz.

Gelen Alay komutanı bizi sert bir konuşmayla azarlıyor."Selam" ın,felsefesini anlatıyor.Yapılan iş disiplin suçu olmasına karşın ceza almıyoruz ama "subay olarak" azarlanmak hepimiz için zaten bir ceza oluyor,hepimizin ağrına gidiyor.

"Halbuki sonradan,daha büyük rütbelerde başımıza neler gelmedi ki" diyor Gürkan ve ilave ediyor,kıssadan hisse "Öğrencilikten subaylığa geçiş,insan alışkanlıklarının bir anda değişmesi demek değildir.Bunu öğrenci subaylar bilmez ise,onları yönetenler bilmelidir."

 

Örnek Aldığımız Komutanımız
 

Örnek Aldığımız Komutanlarımız