| AH
SAÇLAR!
Yıl 1962, Heybeliada
ön bahçe, basket sahası.
Birkaç ay sonra subay çıkacağız ama önce Savarona
ile Akdeniz seyri var. İlhan,Rıdvan, Ömer, Mustafa (Doğusal), Cengiz (Gülmeden),
Coşkun ve hatırlanamayan diğer DOSTLAR basket oynuyorlar. Oynuyorlar ama zaman
yanlış, boş ders... Basketi seviyoruz, üstelik bir de yasak meyvanın tatlılığı
eklenince olay daha güzelleşiyor. Aralarında smaç çekse çekse Ömer çekecek ama,
öyle fazla iddialı bir maç değil, “gazozuna “ bir şey
Fazla geçmeden birden
bir baskın geliyor, Tabur komutanı Orhan Binbaşı’dan. Ancak baskın öncesinde nasıl
oluyorsa oluyor, hücum eden takım, birdenbire boş bulduğu bir sahadan geçip topu
çembere bırakıveriyor. “Niye bizi böyle boş bıraktılar” diye düşünmeye zaman kalmadan
karşılarında Orhan Binbaşı’yı buluveriyorlar. Aslında bu takım hücumda değilde
savunmada da olsa hiç uğraşmadan bir anda topa sahip olacak ve yine şaşıracaktı,
“bu hatayı niye yaptılar” diye. Sonrası da aynı olacaktı ve bir anda karşılarında
Tabur komutanını göreceklerdi.
Özetle, maçın başında diğer potayı almamış
olmaları, bu sonucu doğurmuş bulunuyordu.
Sonra ne mi oldu? Saçlar kesilsin,
gereken yapılsın!” Düşünün, saçlar... Saçlar gidiyor, izinsizlik geliyor, üstelik
Savarona, Savarona ile Akdeniz ve Akdeniz’in kızları... Kızlar... Ah saçlar ah...
Hepsi üzülüyor ama ilhan diyor ki; “Saçlar kesilmeye başlayınca, ölüyorum sandım.”
|